Kurmes Dernegi Resmi Web Sitesi

Fatma Şahin samimi olabilir mi?--Çilem Öz

Türkiye’de bazı siyasi mesajları vermenin belli başlı yöntemleri var. Mesela hiç kabul etmeyeceğiniz, ama söylenmesini de lüzumlu gördüğünüz, sonradan rahatlıkla inkar edebileceğiniz sözlerinizi uçakta telaffuz etmelisiniz; çünkü havada söylenen, karada çok rahatlıkla karasal iklimin rüzgarına salıverilebilir. Kürt sorununa ilişkin diyecek bir şeyleriniz varsa mutlaka Diyarbakır’a gitmeli ve orada istediğiniz gibi atıp tutmalısınız, ne de olsa bu ülkenin batısı orada söylenenle hiç mi hiç ilgilenmiyor. Durum şimdilik bu.

 
Bakan Fatma Şahin, tam da bu geniş ve insancıl bakış açısının! sınırının olmadığını göstermek için, Dersim’e kısa bir ziyarette bulundu. Hakkını yemeyeyim kısa derken bir gece de konakladı. Dersim’de gezilmedik kurum, kuruluş, iş yeri bırakmadı. Bazı siyasetçiler gibi valilik ziyaretiyle yetinmeyip BDP’li belediye başkanı Sayın Edibe Şahin’i de makamında ziyaret etti. Özgür Türkiye, tam demokrasi, saygı ve hoşgörü kelimelerini bir çok mekanda gayet cömertçe kullandı. Buraya kadar her şey güzel. Aslında sadece Dersim ile ilgili değil, göreve gelir gelmez yaşanan Ceylan cinayetine karşı da AKP çizgisinden çıkarcasına bir sahiplenme göstermişti, sayın bakan. Sonrasında Kadın dernekleri ile görüşmüş Urfa’da yaşanan kadın intiharlarına da yakın ilgi göstermişti. Tüm bunların neticesinde Sayın Fatma Şahin diğer bakanlardan farkını gözler önüne serdi. 
Türkiye'de büyüyen tüm siyasi partilerin alt yapısında kadın kolları vardır. Bir partinin kadın kollarının çalışması, o partinin oy oranıyla doğru orantılıdır. İstanbul’da AKP daha kurulmadan kadınlar ev ziyaretlerinde bulunup böyle bir parti kurulacak oy verir misiniz çalışması yürüttüler. Ve o günden bu güne bu çalışmalar içinde aktif yer alan bir isimdir sayın Fatma Şahin. Mücahitler mütahit olurken onlar kapı kapı oy topladılar. Yalnız bunca verilen emeğin karşılığı ne oldu sorusunun cevabı çok acı. En önemli talepleri olan başörtü sorunu seçim propagandası olmaktan kurtulamadı. Meclisteki temsiliyetleri hiçbir zaman hakkını bulamadı. Meclise giren kadınlar ise gerçek emekçiler değil, iyi aile kızları oldu. 
Sistem yıllardır sineye çeken kadının “artık yeter” çığlığını kocalarının eliyle kana buluyor. Kadın her alanda ezilenin ezileniyken, bu durumla baş edecek bir siyasi iradeye sahip mi Fatma Şahin, bunu yaşayarak tecrübe edeceğiz. 
Peki böyle bir iradenin sinyalleri var mı biz ona bakarak biraz müneccimlik yapalım. Dersim’e gitmesini önemsiyorum ediyorum, ama bu kadar demokrasi söyleminin arka fonunda Oya Erolat’ın görünmesi bu söylemi fazlaca samimiyetsiz kıldı. Dersim’de 10 yaşındaki çocuğa sorsanız, Oya Erolat’ın nasıl antidemokratik ve hukuksuz yollar sonucu bir sabah koşa koşa mazbata aldığını bilir. Dersimsiler evlat acısını iyi bilir, ama yaralı bir annenin bu acıya karşılık hak etmediği bir mevkiyi böyle boynuna asıp dolaşmasını içlerine sindiremezler. Bu nedenle demokrasi ve Oya Erolat yan yana olmaz sayın bakan, bir daha ki gezinizde Erolat’sız bekleriz. 
Fatma Şahin cemevini ziyaretinde “Demokrasinin olmazsa olmaz koşuludur, inançlara saygılı olmak” demiş. Bu sözlerin üzerinden 24 saat geçmeden Sayın Edibe Şahin’i iftara davet etmiş. “İftar bize uymaz” demiş, Edibe Şahin kibarca reddetmiş. Az önce inançlara saygıdan bahseden birinin iftar daveti bu saygının ölçüsünün de bariz ispatı olmuş. Başkanın buradaki reddedişinin sadece iftara ilişkin olmadığına eminim. Aynı kentte 60 günden fazla ölüm orucu tutan Hüsnü Yıldız, eylemine devam ederken, lüks iftar sofralarına oturmak Edibe Şahin’e yakışmazdı. O gün, bazıları o iftar sofrasında Çemişgezek’te toplu mezar açıldığında da hiç sıkılmadan Mehmet Ağar'ın yol arkadaşlarıyla birlikte yerini aldı. Bazıları ne de olsa yerine göre kılıf uydurmayı iyi biliyor. Fatma Şahin’in Hüsnü Yıldız ile görüşmesi önemlidir elbette, ama mezarların açılmasının Fatma Şahin’in hüneri olarak göstermek Hüsnü Yıldız’a ve Dersim'deki toplu mezarları açığa çıkarmak için emek ve uğraş veren başta MEYADER olmak üzere tüm kayıp yakınlarına ve Dersim halkına büyük bir haksızlıktır.
Bir siyasetçi herkesi kucaklamalı, ancak kucakladıklarına da saygı duymalıdır. Fatma Şahin Dersim’de iki kadın ile tanıştı. Biri Edibe Şahin diğeri Selda Cangir. İkisi de oturdukları koltukta kadın eli ve vicdanı ile çevrelerini nasıl güzelleştirdiklerini ispatlamış kişiler. Bu saatten sonra Bakan Şahin Dersim'e kadınların kazandıkları hakları ellerinden almaya gelmedi ise Dersim kadınlarını örnek almaya gelmiş olmalı….
Not: Selda Cangir Atatürk Mahallesi minibüs durağı şoförlerinden. Trafik kurallarına göstermiş olduğu duyarlılıktan dolayı Karayolları Trafik Haftası etkinliklerinde yılın kadın şoförü seçilmiş. 
dersim gazetesinin eylül sayısında yayınlanmıştır