Kurmes Dernegi Resmi Web Sitesi

Almanya topu taca attı

 Alman Federal Meclisi Dilekçe Komisyonu, bugün "Kürt kimliği tanınsın" kampanyasındaki talepleri dinledi. Kampanyayı organize eden YEK-KOM Başkanı Yüksel Koç Kürtlere uygulanan ayrımcılığa dikkat çekerek "Almanya'yı Türk konsolosluğu mu yönetiyor?" sorusunu yöneltti. Devlet sekreteri Dr. Christoph Bergner, PKK yasağını süreceğini belirtti. Berger Türkiye'den ise Kürtlere kültürel otonomi vermesini istedi.

Federal Meclis, bugün Kürtler açısından önemli bir buluşmaya ev sahipliği yaptı. Meclis Dilekçe Komisyonu'nda yapılan oturumda Kürtler, geçtiğimiz yıl 60 bine yakın imza ile yaptıkları başvurunun kabul edilmesini istedi. Komisyon ise önümüzdeki günlerde "Kürt kimliği tanınsın" kampanyasında dile getirilen 12 maddelik talepleri meclise oylamaya sürecek.

Oturumun açılışında konuşan ve kampanyayı organize eden Almanya Kürt Dernekleri Federasyonu (YEK-KOM) Başkanı Yüksel Koç, Berlin hükümetinin Kürtlere yönelik sürdürdüğü ayrımcı politikalara dikkat çekti. Türkiye'de Kürt kimliğinin kabul edilmesinin demokratikleşme sürecini hızlandıracağını belirten Koç, buna Almanya'nın öncülük etmesini istedi.

" KÜRTLERİN MUHATABI NEDEN TÜRK KONSOLOSLUĞU?"

Avrupa Birliği'nin azınlıkları korumasına ilişkin kriterleri hatırlatan Koç "; Kürtler burada azınlık hakkı istemiyor. Kürtler diğer göçmen gruplarıyla eşit haklara sahip olmak istiyor. Toplumsal eşitliğinizi koruyacağınıza eminim "Birinci maddede ısrar ediyoruz. Kürt kimliği tanınmalı. Biz Türk, Arap ve Fars değiliz" dedi. 

Komisyon üyelerine ve oturuma Merkel hükümeti adına katılan devlet sekreteri Dr. Christoph Bergner'e "Almanya'yı Türk konsolosluğu mu yönetiyor?" sorusunu yönelten Koç "Size verdiğim dosyada Kürtlerin yaşadığı ayrımcılığın bütün belgeleri var" dedi. Koç, dosyada yer alan şu örnekleri sundu:

"Mayıs 2012'de Hannover'de doğan bir Kürt çocuğuna Kürtçe verilmek isteniyor. Fakat ailenin aldığı yanıt şu; bu ismi kabul etmiyoruz, Türk konsolosluğuna gidin. Anne ve babaların Almanya'da doğduğunun altını çiziyorum. Bunlara nasıl konsolosluğa gidin deniliyor. Alman yasası herkesin eşit haklara sahip olduğunu söylüyor. Fakat bu eşitlik bizim için geçerli değil. Çünkü siyasi bir karar verilmiş durumda. Size soruyorum; kim burayı yönetiyor? Almanya yönetiyor değil mi, neden Kürtçe isimlere Türk konsolosluğu karar versin.

YEK-KOM'u bağlayan örnekler de vereceğim. Hamburg'ta derneğimizin aldığı devlet yardım kesildi, gerekçe ise bize üye oldukları için. İçişleri Bakanı yetkilisine bunun nedenini soruyorum. Bakanlık bütün eyaletlere faks çekiyor. Faksta YEKK-KOM'un istihbarat raporunda yer aldığı ve kampanyada yer alan taleplerin red edilmesini isteniyor."

'KAMPANYAMIZI MANİPÜLE ETMEYİN'

İçişleri Bakanlığı'nın bilinçli şekilde kampanyayı manipüle etmeye çalıştığını söyleyen Koç "Uyum hakkımızı niye engelliyorsunuz? Açıklayın lütfen. Bütün dernekleri yasallar çerçevesinde kurulmuş, kayıtlarını yapmıştır. YEK-KOM'un 70'den fazla derneğimiz var, Kürtler arasında en örgütlü dernekler birliğiyiz. Eyaletlere başvurarak anadilde uyum talebini dile getirdik. Fakat çoğu bize yanıt vermedi. Verenler de taleplerimizi red etti" diye konuştu. 

Bütün Kürtlerin kampanyaya destek verdiğine dikkat çeken YEK-KOM Başkanı "Kürtlere karşı siyasi bir karar var. Biz bu toplumun parçayız, bize ayrımcılık uygulamayın. Türkiye ve Almanya arasında iyi ilişkileri olabilir, fakat bizi bu ilişkilere kurban etmeyin" dedi. Ezidilerin Almanya'da yoğun şekilde yaşadığını fakat dini uyum zirvesinde temsilcilerinin olmadığını belirten Koç'a bazı komisyon üyeleri de sorular yönelttiler.

KOMİSYON ÜYESİ REMMERS: PKK YASAĞI NEDEN SÜRÜYOR?

Bazı komisyon üyeleri Türkiye'de Türk kültürlerine göre isimlerin verildiğini, Almanya'da bunun yapılmasının hata olduğunu belirtirken, komisyonun Sol Partili üyesi Ingrid Remmers ise PKK yasağına dikkat çekerek şunları söyledi:

"Hükümete birçok kez PKK neden hala yasaklanıyor sorusunu yönelttik, aldığımız yanıt şu; Türkiye'deki durumdan dolayı. Fakat PKK yıllardır ateşkes yaptı, barış çağrılarında bulunuyor. Yasaklardan dolayı Kürtler engelleniyor. Mannheim bunun en son örneği. Almanya'da PKK'nin hiç bir terör çalışması yok, fakat yasak neden hala sürüyor?"

'YASAK SÜRECEK AMA TÜRKİYE KÜRT SORUNUNU ÇÖZSÜN'

Devlet sekreteri Dr. Christoph Bergner ise PKK yasağının neden sürmesine ilişkin şöyle bir savunma yaptı: "Almanya'da 1993 yılından bu yana PKK yasaklı ve terör örgütü olarak tanınmış. PKK'nin varlığı Almanya'da güvenliği için tehlikeli. Terör olayları yüzünden PKK yasağı sürecek. Çünkü PKK'nin varlığını militanca aksiyon olarak görüyoruz." 

Dilekçe Komisyonu'nun üyesi Yeşiller Milletvekili Mehmet Kılıç ise "PKK ile Oslo görüşmeleri yapıldı, protokoller imzalandı. Federal hükümet bunları biliyor mu?" sorusunu yöneltti. Merkel hükümeti adına oturuma katılan Dr. Bergner ise şu yanıtı verdi: 

"Federal hükümet Kürt sorunun çözüm sürecini destekliyor. Bu konuda Türkiye ile tasfiyelerde bulunuyoruz. Türkiye, Kürtlere kültürel otonomi vermeli. Erdoğan'ın girişimlerini anlamak zor. Fakat Almanya'da Kürtler bütün göçmen grupları gibi ele alınmalı, eşitlik sağlanmalı. Kürtlere hiç bir şekilde ayrımcılık uygulanmamalı."

Devlet sekreteri Dr.Bergner'in sözlerinden sonra oturum Dilekçe Komisyonu Başkanı Kersten Steinke kapanış konuşmasıyla sona erdi. Steinke, komisyona ulaşan taleplere ilişkin önümüzdeki günlerde gizli bir oturumun yapılacağını belirtti. Tartışmayı izleyen onlarca Türk kurum ve parti temsilcisi ise oturumun olumla havada geçtiğini düşünüyor. Özellikle YEK-KOM'un Federal Meclis'te ilk kendisini ifade etmesi olumlu karşılandı.