Kurmes Dernegi Resmi Web Sitesi

Gerçeğe kurşun işlemez: Press

Son dönemlerde vizyona giren filmlerden olan Press her yönüyle ilgi çeken bir film. Filmin yapımcıları planlamasa da konjöktür açısından yerini bulan bir film. Kemalistlerin Ergenekon sanıkları şahsında işledikleri “basın özgürlüğü” tartışmasına anlamlı bir yanıt Press, zira gerçek basın özgürlüğü ve özgür basının hangi bedellerle kurulduğunu anlatıyor film.

Press filmi 1990’lı yıllarda yaratılan bir geleneğin öyküsünü anlatıyor.Film, ilgili olanların bildiği ama Türk toplumunun bihaber olduğu yaşanmışlıkları perdeye aktarıyor.1990’lı yıllarda büyük emek ve bedellerle halkı aydınlatmayı kendine görev edinmiş basın emekçilerinin yaşadığı olaylar perdeye az bile aktarılmışken filmin sonunda yaşanmışlardan habersiz olanların” bu kadar olur mu” yada” kurgu” diyebilirken, bilen insanı ise duygu yoğunluğunun içerisine çekiyor.


Onlarca muhabirin katledildiği, dağıtımcılarının öldürüldüğü bir geleneği aktarmak zor bir iş fakat filmde emeği geçenler bu duyguyu izleyiciye veriyor. Kaba bir slogancılıktan kaçınılmış olsa da izleyende isyan duygusunu geliştiriyor. İstekleri ve niyetleri sadece habercilik olan insanların Türkiye’de maruz kaldığı uygulamalar yabancılara abartı gelebilir ama bu coğrafya açısından az bile kabul edilebilinir.


Press bir dönemi basın üzerinden anlatırken sadece gazetecilerin maruz kaldıklarını, yaşadıklarını anlatmıyor. Gazetecilerin şahsında anlatılan Kürt halkına reva görülenler. Devletin gerçek yüzünü çıplak bir şekilde aktarıyor. Burada bir gazetenin şahsında bir halkın direnişini görüyoruz. Gazetecilerin her baskın sonrasında daha da bilenerek mücadeleye devam etmeleri kürdün direnişinden ayrı düşünülebilinir mi? Press bir dönemi aktarırken yaşanmış acıları da içimizi yakıyor. Arkadaşının infazından sonra haberini yapmak, kanlar içerisindeki fotoğrafını çekmek herhalde özgür basın emekçilerine yaşatılan farklı bir zulümdü. Press’in gösterdiği bir gerçek ise ne kadar zulüm ve baskı yapılırsa yapılsın özgürlük çığlığını engellemek mümkün değil. O halde gazeteye konan ambargoya karşı Ape Musa’nın küçük generallerinin çabaları yada Fırat gibi her şeye yetişen, azimli duruşun Kürdün inatla sürdürdüğü özgürlük ve direniş geleneğinin yaşadıkları aynı değilmi. Film aslında anlatmak istediğini gazete arşivine konan gazetenin manşetinde gösteriyor.”kurşun gerçeğe işlemez”


Antalya film festivalinde jüri özel ödülü alan Pres, şimdiden politik filmler arasında, ismi unutulmayacak filmler arasına girmeye aday gözüküyor. Kürt, artık özgürlük ve direniş mücadelesini sadece siyasette, alanlarda değil sanatta da sürdürüyor. Özgürlük hareketinin açtığı çığır sanatla yürümeye devam ediyor.