Kurmes Dernegi Resmi Web Sitesi

12 EYLÜL Ü LANETLEMEK YETER MI ?

1212 EYLÜL'Ü LANETLEMEK YETER MI?
Ben; 12 Eylül'ü aradan bunca zamanın geçmesine rağmen hiç unutmadım ama unutmama için benim gerekçelerimi ben yaşadım diyebilirim.
Ancak uzun zaman kafamı kavurup yakan sorular hiç eksik olmadı. Bedel ödeyenler hep yarım yamalak oldular, sevdalarından ayrı yerlerde bir sürgün hayatı bıraktılar. Gözyaşlarını yüreklerine gömdüler, dışarı yani yurt dışına çıkanlarsa yıllarca, memleket hasreti sevdiklerinin hasretiyle bir ömür geride bıraktılar.
Tarih On Eylül 1981'i gösterdiğinde ben gençliğin verdğüğ iksirle o gün Keban Barajını yüzerek karşıdan çarşıya geçtim. Bir gün sonrası şehire gitmiştim ve bir operasyon sonucu biryıllık araranmam sona ermiş ve gözaltına alındım. O yakalanma ömrümde üç yılımı aldı.
1987'nin onbirinci ayının altıncı günüydü yurt dışına (Avusturya) çıktım ve bir yıl geçmeden oğlum ve karımda geldiler. İlticacı olarak çok şeyler yaşadım. Memlekette yirmiyedi yaşına kadar çalışmama rağmen Avrupa da inanılmaz koşullarda çalışmak zorunda kaldım.
Politik çalışmalarda uzun zaman aktif olarak yer aldım, yıllarca içimde sakladığım sanat ruhunu geliştirdim ve ikisefer resim sergisi açtim ve iki defada fotoğraf sergisi açtım.
Politik sığınmacıydım memlekete sekizyıl gidemedim.
Bunları niye anlatıyorum ? Uzun zaman yurt dışında kaldım ve hiç karakol yüzü görmeyenler yani O bobedelsiz askerler bu işin sefasını sürenler oldular. Beni üzen de bu durumdu.
Her toplantıda ahkam kesip, tüm dünyanın işkencesini görmüşler gibi , işkence görenlere sıra bile vermiyorlar ki, o insanlar hücrede yaşadıkları nelere mahsur kaldıklarını kendisinden sonra gelen kuşağa aktarsınlar. Vücuduna manyatonun ucu bile değmeyen insan nasıl kaslarının yırtılırcasına gerilecegini nasıl anlar, ve bunu nasıl anlatabilir ki. Gözün bağlı, jopun ve tekerlegin vücudunun neresine isabet edeceğini düşündüğünü nasıl anlatacak, ben bir şey demiyorum.
12 Eylülün bize bıraktığı bilanço belgelere göreş öyle "650 bin kişi gözaltına alındı. 1 milyon 683 bin kişi fişlendi. Açılan 210 bin davada 230 bin kişi yargılandı. 7 bin kişi için idam cezası istendi. 517 kişiye idam cezası verildi. Haklarında idam cezası verilenlerden 50'si asıldı. Bunlardan 18'i sol görüşlü, 8'i sağ görüşlü, 23'ü adli suçlu, 1'i Asala militanıydı." deniliyor.
Bu kadar bedel ödendi ve hala ödeniyor, kayıplar dosyası kabarıyor eksilmiyor, insan haklarında bir ilerleme kaydedilmiyor. Barışa semah dönen Aleviler hala inançlarını özgürce yaşayamyor, Kürtler, Lazlar, Çerkezler Milletler ve Milliyetler özgür değiller.
Otuz yıllık savaşta hala istenilen noktaya gelinmemiş bir halkın mücadelesi var. Ama biz kalkıyoruz hala Cuntacıları lanetliyoruz tabiki lanetleyelim ama bu otuz dört yıllık bir süre içinde yaşananlar o cunta döneminden yaşanalardan daha mı iyi... katliamları saysam sayfalar yetmez. Sıvas, Çorum, Robaski ve bu satırı istediğim kadar uzatabilirim.
Kısadan hise, ders çıkarmayacaksak her 12 Eylüle lanet demekte bir kazanç sağlanılmayacak diyorum.
Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.