Kurmes Dernegi Resmi Web Sitesi

Araştırmacı Mehmet Bayrak

Kürt halkı her bakımdan bir soykırım baskısı altındadır. Çocuklarımız anadilini öğrenemiyor, Türk okullarında her gün faşist Türklük yemini yaptırılıyor. Köklerinden uzaklaşmaları için sömürge psikolojisi altında tutularak, varlığını Türk halkına armağan etmeye zorlanıyor. Siyasi soykırım sürüyor. Coğrafi katliam, yapılan ve yapılması düşünülen barajlarla yürürlüktedir. Halkımız faşist bir tarzda Türkleştirme ve Hanefi yapılma baskısı altındadır. Bütün bunları görmede ve karşı durmada diyebilirim ki, diaspora Kürtleri olarak geç kaldık. Ama geç de olsa bu yolda bir kaç senedir çaba gösterip sorunu gerek AB ve gerekse geçen 24 Kasım’da Berlin Eyalet Parlamentosunda masaya yatırdık. Bu yazının yayınlandığı sırada avukatlar Dersim’de tanıklarla konuşuyor, bilgi ve belge toplayıp Uluslararası Ceza Mahkemelerine (UCM) başvuru hazırlığı yapıyor olacaklar. Şüphesiz Ahmet Kahraman, Munzur Çem ve Mehmet Bayrak’ın bu konferanslardaki entelektüel katkısı yadsınamaz. Mehmet Bayrak’ın tozlu raflardan bulup indirdiği Türk devletinin katliam planlarını kitaplaştırıp halkının eline vermesi sayesinde genç nesiller bilgi sahibi oldular.

Öbür yandan Kürt toplumunda tanınan aydın simalar sayılsa, Mehmet Bayrak’ın bunların içinde saygın bir yere sahip olduğu şüphesizdir. Geçen hafta „Dersim Katliamı’nın sunduğu gerçekler- Soykırımı irdelemek neden önemli“ konulu makalesini okumuşsanız, Mehmet Bayrak’ın ayaklı bir kütüphane olduğu kanısına varırsınız. Onun bir gazete sayfası uzunluğundaki Dersim Katliamı’nı irdeleyen yazısında görmüş olmalısınız ki, Mehmet söylediklerini somut kaynaklara dayandırıyor. Çok sayıda alıntı yaptığı bu kaynaklar ise hadi deyince bulunmuyor ve çok, pek çok emek gerektiriyor. Bizim Mehmet sabırlı, dayanıklı, inatçı bir mizaca sahiptir. Böyle olmasa bu kaynaklara ulaşması olanağı olamazdı. Onun kalın gözlüklerini; birini indirip yerine göre diğerini takması, tozlu raflardan kaynaklarını arayıp bulması, sahafları dolaşıp kitap satın alması, inatla kaynak araması ve bu kaynakları en iyi tarzda kullanıp, sağır ve lal bırakılan halkımıza; işte sana böyle yaptılar, al tarihini oku, demesi çok değerli bir çalışmadır. Oku tarihini ki, sana yapılan katliamları, unutmayasın. Unutursan yeni katliamlar başına gelir. Tarihten ders çıkar, diyen bu tavrı bir aydın tavrıdır.

Mehmet Bayrak’ın etkin ve aktif tarzda dinleyici ve okuyucuyu „7 T“ ile etkilemek istediği bilinir. 2010 yılında Öz-Ge Yayınları tarafından yayınlanan „DERSİM-KOÇGİRİ“ kitabının kapağında şöyle yazmaktadır. „Tedip-Tenkil- Taqtil- Tehcir- Temsil- Temdin- Tasfiye“ Kürtler günümüzde bu 7 T’yi maalesef hala yaşıyorlar. Özetleyerek söylemek gerekirse; TEDİP (terbiye etme), TENKİL (katletme), TEHCİR (göçertme), TEK NESİL (asimile edip Türk yapma), TEK DİN (Hanefileştirme) olarak görülür. Mehmet Bayrak, olanaklarını ve yeteneğini Kürt halkına yapılan bu haksızlıkları gün yüzüne çıkarmaya veriyor. Mehmet; 1 Nisan 2011 de şöyle yazıyor: 

„Dersim Katliamı, 1960’lardan itibaren yürürlüğe konan yakın dönem Alevi katliamlarının da bir habercisi niteliğindedir. Şu var ki, Dersim Katliamı doğrudan ordularla gerçekleştirilmiş; yakın dönem Alevi katliamları ise devlet organizeli çeteler ve aldatılmış güruhlar eliyle gerçekleştirilmiştir... O halde, yapılması gereken şey, olup-bitenleri doğru tahlil etmek, bunlardan ders çıkarmak ve bir daha bu tür insanlık suçlarının işlenmesinin önüne geçmektir. Bu, bir insan katliamı olduğu gibi, bir kültür ve doğa katliamıdır da... Unutulmamalı ki, tarihten ders almayan halklar, er veya geç benzer felaketlerle karşılaşabilirler...“ Bu sözlerle Mehmet Bayrak can alıcı noktaya parmak basıyor. Mehmet Bayrak’ın „Dersim Koçgiri“ kitabını okumanızı salık veririm. Okuyunca „Biz Horasan’dan gelmeyiz, öz be öz Türküz“ diyerek köklerinden savrulanların nasıl devlet destekli yalana kandığını, Mehmet’in kitabında bilgi ve belgeleriyle göreceksiniz. Kısaca şunu diyebilirim ki, devlet dezenformasyon, yalan ile Kürtlerin kafasını karıştırmaya çalışırken; Mehmet Bayrak da Kürtlerin kafasını zelal olması için gözlerini açıyor. Yapılan budur.

Geç de olsa Kürt kurumları; başta Yek-Kom gibi büyük Kürt fedrasyonundan, Dersim’i Yeniden İnşa Cemiyeti, Kurmeş Derneği, Komkar Berlin ve Demokratik Aleviler Federasyonu gibi kültürel sosyal dernekler, birlikte hareket ederek, Dersim Katliamı’nın Kürt Soykırımı olarak tanınması için harekete geçtik. Şüphesiz Mehmet Bayrak’ın araştırmacı olarak bize ulaştırdığı bu bulgu ve belgeler mahkeme sürecinde değerlendirilecektir. Mehmet, Kürt katliamlarını karanlık dehlizlerde araştırıp çıkaran biridir. Kürdoloji sahasında pek çok çalışması vardır. O; Kürt dili, tarihi ve kültürü konusunda ayaklı bir kütüphanedir. 

www.haydar-isik.com