Kurmes Dernegi Resmi Web Sitesi

AP’de 1. Dersim ‘38 Konferansı

Dersim’i Yeniden İnşa Cemiyeti; Avrupa Birleşik Sol Grup ve Demokratik Alevi Federasyonu yardımıyla, Dersimlilerin 70 yıldır yapamadıklarını hayata geçirdi. Avrupa Parlamentosu Birleşik Sol Gruba mensup Kürt kızı AP Milletvekili Sayın Feleknas Uca ve yardımcısı Hülya Hanım’ın katkıları için, Dersim’i Yeniden İnşa Cemiyeti olarak saygı duymaktayız. Başta KNK olmak üzere pek çok Kürt kurumun yardımı unutulmamalıdır. Konferansın gerçekleşmesinde maddi ve manevi özveride bulunan Dersimlilere, özellikle dünyanın öbür ucu Melbourne’den destek veren sevgili Dersimli Kürt dostlarımıza şükranlarımızı sunmak ivedi bir görevdir. İnfo-Türk şefi Doğan Özgüden ve sevgili Eşi, Kürt Enstitüsü Başkanı Derwesh Ferho ve özellikle Roj TV, moderatörleri Baki ve Erdal’ın ve Roj TV çalışanlarının gösterdikleri destek saygı değerdir. Dersim’i İnşa Cemiyeti’nin bu başarılı konferansı, diaspora Dersimlilerini; bulundukları yerlerde soykırımı anma ve unutturmama yönünde harekete geçirdi. Ankara, İstanbul, Melbourne, Berlin, Münih’te kitlesel anmalar yapıldı. Önümüzdeki Pazar günü Mainz’de benzeri bir anma yapılacak.



Ama başarılı geçen konferansın bazı kesimlerin nasırına bastığı da görülmelidir. Özellikle Türk devletinin resmi görüşlü kalemşörşleri, faşizan görüşlerini tekrarladılar. Bunlar bütün dünyayı Türk görürken, ezberini bozduğumuz, Dersim’de Kürt soykırımı yapıldığını söylediğimiz için çılgınlaşıyorlar. Peki ya diğer çevreler? Beşinci kol işlevi gören, Türk MİT’i işlevindekiler, özellikle iki ihbarcı, ajan “zazacı“ (Dersimliyiz deseler de), Kürtlüğe düşman bu marjinal çamurlar, Devlet Bahçeli’nin konferansa “alçaklık“ deyip saldırmasına benzer saldırdılar. Rahatsız oldular. Özellikle kurumu ve beni hedef alan bu İnternet çamurlarına söyleyecek sözüm: İhanet çukurunda kaldığınız sürece, siz düşkünleri muhatap almayacağız.


Diğer bir kesim ise; “Alevicilik“ yapıp soyunu sopunu inkar eden hilkat garibeleridir. Kürt kimliğini inkar edip Türkçülük yapan, Kemal Atatürk’ün posterleri altında hu çekip cem tutan, “Horasan’dan gelmeyik, özbeöz Tırkız“ diyenlerdir. Bu kesim de konferanstan rahatsız oldu. Konferansa katılmamak yönünde merkezi emir verildiği bize ulaştı. Haydi Türk devletinin ırkçı, tekçi, faşist sisteminden ötürü karşı çıkacağı anlaşılır. Ancak hem Alevi kurumu olacak, hem de mektupla tabanın katılmaması yönünde telkinde bulunulacak, bunu anlayan varsa buyursun. Kürt ve Alevi olduğu bilincindeki Dersimliler bu tutuma ne derler? Sessiz kalırlarsa, iki dünyada da elimiz yakalarında olur. Bekleyip görelim.


Dersim’i Yeniden İnşa Cemiyeti, Brüksel’de konferans yapıyor. Dersim şehitlerini anıyor.. 1937/38’de on binlerce Kürt-Alevinin katledildiğini uluslararası areneya taşıyor. Mağaralara zehirli gaz atıldığı, insanların yakıldığı, Dersim halkına soykırım dayatıldığı anlatılıyor. Kalan nüfusa ise sürgün ve kışla kültürlü asimilasyon fabrikalarında etnozid dayatılıyor. Bunların 70 yıl sonra bile olsa konuşulması, unutulmaması, ibret alınması, gelecek nesillere intikal ettirilmesi şüphesiz en doğru olanıdır. Unutmak yeni katliamlara çağrıdır. Şimdi kendisine Aleviyim diyene sormak gerekir; Sivas, Maraş, Çorum, Gazi, nasıl unutulur? Sivas’ı anmak şüphesiz doğrudur. Peki Sivas anılırken, Dersim unutulmalı mı?
O halde siz ne yaptınız?

Kürt halkına düşmanlık temelinde Alevilik yapılmaz. Gerçek Alevilik; mağdur ve haklı olan Kürt halkıyla birliktir. Biz, Kırlangıç Köylü profesör bozmasının Çiller ile nasıl çeteleştiğini gördük. Kendilerini şu ve ya bu isimle anan Avrupa Alevileri bunu örnek alsınlar. Ya gerçek Alevilik yaparlar. Bu takdirde iki yüzlülük yapmazlar. Kürt düşmanlığına son verirler.
Kürtleri stratejik ortak görürler. Tayyip gibi takkiye yapmazlar. Bir yüzüyle demokrat görünüp, diğer yüzle Kürdün asimile edilmesi için ya pasif kalır, ya da devletin Kemalist sistemine yaklaştırma çabası içinde olurlarsa, ne denir? Alevi kurumlarını Dersimli Kürtler dolduruyor. Peki 70. yılında bu katliama yönelik bir çalışmaları kamuoyuna yansıdı mı? Bence bunu sorgulamayan Dersimli; öz kimliği olan Alevi Kürt, kimliğine hakaret ediyor.

Dersimlilerin ziyaretleri önünde katledilen on binleri düşünmemek, hangi anlama gelir? Dersim’i unutturmak, Seyid Rıza ve katledilen dava arkadaşlarını unutmak, Alevilik ile bağdaşır mı? Hem Alevi kurumu olacaksın, hem de mağaralarda gazlanan kadın-kız, yaşlı on binlerce insanın neden katledildiklerini sorgulamayacak, Türk askerinin eline geçmemek için kendisini uçurumlardan bırakan kadın ve kızları düşünmeyeceksin. Yaşı büyütülerek asılan Seyid Rıza’yı, onun son sözlerini anımsamayacaksın. Alevilik insan merkezli bir inanç ise; Alevi kurumların insan değeri; Dersim’deki soykırımı unutmak mıdır? Türk devleti ile dirsek temasında Kürtleri Alevilik maskesi altında Türkleştirmek hangi mezhebe uyar? Kendisini pir görenler, bu Alevi kurumlarında pirler kurulu oluşturanlara soruyorum. Kürt olduğunuzu söylüyor musunuz? Kürt çocuk ve gençlerine aslınızı anlatıyor musunuz? Kürtçe bilen bir pir ile cem yaptınız mı? Kürt Alevilere hangi haklar verdiniz?


Yanıtlamanızı istiyorum. Alevilik Türklük mü? Değilse, neden Kürtçe cem tutmaz, dualarınızı Kürtçe yapmazsınız? Yetmiş yaşının üstündeki Dersimli Kürt çıksın meydana; desin ki, ben çocukken cemlerde Türkçe konuşulurdu. İnanılır mı? Kimsenin Türkçe bilmediği bir toplumda Türkçe konuşulur mu? Peki siz ne yapıyorsunuz? Kemal Atatürk, Kürt halkını katleden biridir. Manevi kızı Sabiha Gökçen Dersim köylerini bombalayandır. Alevi derneğinde onun posteri olursa, katliamcı sembollerin altında cem tutmanız Alevilik olur mu? Yoksa kendinizi inkar ederek mi Alevi oluyorsunuz? Soruyorum: Siz kimsiniz? Neredesiniz? Seyid Rıza ve Dersim’de katledilen 70 bin kişinin eli; iki cihanda yakanızda olacaktır.


www.haydar-isik.com