Kurmes Dernegi Resmi Web Sitesi

TÜRKIYE’NİN “GÜNDEMİ” ERGENEKON

Aylardır  Ergenekon’la  ınsanları  uyandıran  ve yatıran  başta  medya  ve ulusal gündem  olarak  lanse  eden iktidar  partisi ve  muhalefet  işin  özünü  dokunmakta sakınıyorlar.Evet  Ergenekon ;   devletın  çeteleştiginin  açık  göstergesidir. Sistem  içinde o  kadar  çok  çeteleşme  var ki, Türkiye  artık bu kadar  ceteyi  taşımaya gücü  yetmiyor. Dolayısıyla derin devlet içindeki  bu çetelerin  birbirilerini  dışlama veya güçte düşürme  hareketi  başlamıştır. Bu durumda özellikle deşifre olmuş deyim yerindeyse  yüzeyleşmiş  ergenekon  masaya yatırılmış.Veli  Küçük  ve  ekibini  izaya getirme hareketi, MGK’nın onayıyla AKP  tarafında  başlatılmıştır.  Ordunun  onayı alınmada bu  operasyonun başlatılamayacağını  biliyoruz.Ordu üç_beş  emekli genaralını  feda  ederek kendi  derinligini  koruyarak  aklanmaya  çalışıyor.   Tabii ki  iş  bununla  sınırlı  deyil.  AKP  ıle  Ordunun  yeni  ABD’ci  cizgide  buluşmasıdır. Büyük ortadoğu  planı(BAP)  bu  olgular  içindeki  rolu  unutulmamalıdır. Ayak direyen  “ulusalcı”  kemalıst  kesimin  oparasyona  tabi  edilmesi  tesadüfü  deyildir. Elbette  derin  devlet  denildiginde  Kemalist  kesimde  bağımsız  düşünmek  kelimenin  tam anlamıyla  saflık  olur.  Türk  ulusunun güvenligi ,  Türk  yayılmacılığı  sözkonusu  olduğunda  miliyetçi –fasist  kesimde  daha  miliyetci  kesilirler. 

Tükiye’de miliyetçi fasist  zemin  ve idolojik  olgunluğu  Kemalizmin  tek partili dönemi  1927 ‘ lerde  başlar.   Her  dönem derin devlet  milliyetcilik  ana  ekseninde  faliyet  yürütmüştür. Fakat  bu aşamadan sonra  Yeni  Osmanlılık hareketı  derın  devlette  bir  aktördür.  Bunda  sonraki  süreçte  iç  mücedeleleri  süreklilik  taşıyacaktır.  Yeni  Osmanlılık ;yanı  Türk-  islam  sentezi, Fettulu  Gülen  örgütlülügü  olarakta  adlandırabiliriz. Türk  yayılmacılığı, antı- Kurt  noktasında ayrılıkları  olmasada  İslam  şemsiyesi  çatışmanın ama  eksenini  oluşturacak.  Elbettı kı belirleyici  güç  bölge üzerınde  politikaları  olan emperyalist  güçler olacaktır. Bu  aşamada BOP , islam  cüppesini  giymiş modern bır ülke gereksinmektedir.bu  Türkiye  olmalıydı. Çünkü  Kürt  ulusal  meselesi  gibi  kanayan yarasıda  vardı . İşi  daha  kolaydı.  Bölgesel  örgütlemelerinde  dinsel  ögeleri  bağrında  taşıyan  oluşumu  işbaşına  taşımak  zorudadır.

Derin  devlet  içinde Şahinler  olarak  bilinen  kanadın  kolları budanmalıydı. Bu aşamada bunlara fazla  gereksimim yoktu.  Bu  çetenin  önemli  marifetti;kürt  evlatlarının  katıli  oluşu,  kirli şavaşı tımandırmaları ve mafya rantında  pastanın  büyük  bölümün  sahibi  oluşudur. Mafya  rantlarını  bölüşme  şavaşında  uluslar  arası  kurum  kuruluşlarda  var. Örnegın ; İtalıya  açıklarında  batırılan  Kısmetım-1  gemisinde  üç  ton  eroinle  batırıldığını biliyorduk .Bugün  anlaşılıyor ki  eroin  boşaltıldıktan  sonra  gemi  batırılmış. 

 Ergenekon bu işi yaparken  bu ticaretten İran glodiyası  MOD, ABD’lı  CAK firması ,Türk bürakrasısınde  iki  kişi arasında  paylaşılmış. Fransa  narkotık birimi  OSD  tepki  olarak  o  dönemde  Veli  Küçük’ün   mafya ilişkisini  açıklamış.Doğu Perinçik  orduyu  savunma  adı  altında (veli  kücük’le  direk  ilişki  içinde) anti propaganda  başlatmış.  Bu kirli  ilişkilerin örnekleri çok. Bız işin  boyutunu anlatmak için  bu  örnekle  yetinelim. Peki bu süreçte  MHP’nin sessizligini nasıl ukunmalı.çünkü MHP   bu kesimin üzerindeki egemenligini  önemli  ölçüde  yitirmişti.  Yenilenmiş  dahada  derine  çekilmiş güçleri  var.  Bu oparasyonda en az  zaiyatla kurtulmak  istiyorlar.  İşçi  partisi  her dönem  olduğu  gibi  MİT  ve  Jitemle  çalışıyor. Çetenin  propaganda  bölümünde  sorumlu. CHP  oparasyonu  genişlenmemesi ,  kendisine ulaşmaması  için  avaz  avaz  bağırıyor.Peki  elleri  kürt ve  devrımci  kanıyla  yıkamış ,uluslararası  komplolara yürütmüş  bu  faşist  çetenin  mahsum  gösterme  veya  yeni  osmanlılığa  tepki  olarak savunma ihtiyaç duyan  TKP’e  ne  demeli Oparasyonun  uluslararası  olgulara  bağlı  sistem  içi  iktidar  çatışması  ve  darbe  fiilinin  gerçekleştirilmesini  engellemek  olduğunu  belirtmek  gerekir .

Tamamıyla  tafsiye  hareketi  deyildir. Tafsiye  hareketini  devlet  kaldıramaz.  R.T. Erdoğan’nın sonuna  kadar dedigi , kendisine karşı suikast  düzenleme  eylemini  bile  yargılayamadı. Oparasyonu  İtalya’daki  temiz eller  oparasyonuna  benzetmek  son derece  yanlış. İşte susurluk  davasında  katil  sürüsüne  verilen  cezalar.   Korkut Eken:2.5 yıl, Ayhan Çarkın, Oğuz Yorulmaz, Ercan Aksoy290 gün, Mustafa  altunok 204gün,  Aptulgani Kızılkaya 193, İbrahim Şahin185,  Ayhan Akçam ve  Ziya Bandırmalıoğlu 184, Enver Ulu 141, Ali Feyzi Bir119, Sami Hoştan  31,Yaşar Öz 105 , Haluk Kırcı 155  gün  kaldıktan  sonra  devletin  “yüce  adeleti”  tarafında  serbest  bırakıldılar. (kaynak Atılım)Tamda bu bağlamda  Temiz  eller  oparasyonunu  beklememeliyiz.  Bol  çeteli  devlette (Yüksek ova, Atabeyler , sauna ,  vatansever  kuvetler ,  kuva-i  milliyetciler , tit.....vb)    ordu , emmiyet  ve  yargı  gerçekligi  gözününe  aldığımızda    boş  hayallere  kapılmamak  gerekir. 

Sonuç  olarak, ; iş  ,emek , özgürlük , eşitlik sorunu  ve  gündemi  erğenekon  ile  yeni  osmanlılık  arasında  sıkıştırılmak  isteniyor.  Sistemde  degişim  yok!  Emekçilerin kendi  asıl   gündemine  kilitlenmeli   köklü  degişim  yapılmada  sorun  çözülemez.  Evet, çeteler  yargılanmalı  yargılayan  çeteler  deyil  ,emekçi  kürt-türk  halkı   olmalıdır .  Bütün  olumsuzluğa  rahmen  demokrasi  ve  özgürlük  mücadelesinde  umutsuzluğa kapılmadan  saflarımızı   sıklaştırmalıyız.  Temiz  bir  ülke  temiz  bir  dünya  için...