Kurmes Dernegi Resmi Web Sitesi

Kürtler Katledilince Dünya Kör ve Sağır Sultan...

Kürtler Katledilince Dünya Kör ve Sağır Sultan...

Ali Haydar Gürbüz 16.11.2015.Pazartesi

parısŞayet Paris katliamı tüm dünya insanlığı adına bir vicdan muhasebesi yaratacaksa Türkiye ve Rojava'da Irak'ta yaşanan katliamlar da oynadıkları rolü de sorgulamaları gerekmektedir.Katliamın yapıldığı ülkenin büyüklüğü ve zenginliğini bir kenara bırakıp insanlığın yaşaması ve kalıcı bir barışın hatta bunun ötesinde ise tüm dünya insanlarının renk, din, dil, ırk ayrımı yapılmadan birbirlerini sevmesini sağlamaları en önemli görevlerin başında gelmelidir.

Çok değil daha bir sene önce Şengal'de binlerce Yezidi Kürt bu vahşi işid barbarları tarafından katledilmişti,peki neden  bu olaylar olurken dünya ayağa kalkmadı,neden kapitalist ülkelerde işide karşı veya işide destek veren Türkiye, katar vb. ülkelere karşı yaptırım gelmedi?.Ulusal ve ekonomik çıkarları gereği seslerini çıkarmadılar ama işte canavarlar böyledir aç kaldıklarında ,ki onların gözü hep açtır, sana kadar gelirler,Şengal'e ses çıkarmayanlar sonrasında Suruç ve Ankara'yı yaşatanlardır,ardında Fransa'daki Paris katliamına davetiye çıkaranlardır ve hala Fransa bu olayın arkasındaki güçleri ve bu güçlere destek veren ülkeleri açıklamaktan aciz bir tutum içerisidedir,Parist'e katledilen Sakine Cansız ve arkadaşlarının katilini ve onu azmettirenleri açıklamakta zorluk çeken bir ülke..Yani bu olaylara neden olan Türkiye'ye karşı tavır almakta zorlanan bir ülkedir. Aslında sadece Fransa değil tarihin her döneminde bu katliamlar yapıldığında AB ülkeleri hep ikili oynamayı yeğlemişlerdir bugünde aynı durum söz konusudur,hele katliama uğrayan Kürtler veya inanç bazında Aleviler olunca bütün dünya sağırlaşıyor körleşiyor ve adeta ortalıktan kayboluyor..

Daha dün Suruç ve Ankara'da yüzlerce kişi katledildi,peki bunlar için neden dünyanın diğer ülkelerinde halk sokağa çıkıp protesto etmedi? Neden Kürterin yanında kimse yerini almadı? Belki birkaç  duyarlı devrimci enternasyonal bağlamda desteklerini belirttiler ama Kürt hakının yaşadığı bu zulüm ve katliama yeterince ses çıkarmadılar çünkü Kürtlerin devletleri yoktur,birbirlerinden kopukturlar,kaypaktırlar,birlikte hareket etmiyorlar,aşiret ve ağalık, dini gericilik hala etkili bir şekilde aramızda yaşam bulmakta zemin bulmaktadır.

En son Şengal operasyonunda yaşanan "ben vardım sen yoktun" "ben kurtardım onlar palavra atıyorlar" gibisinden çok gereksiz ve yersiz tartışmalarla ayrışmalara ve Kürt halkının bu zaferini tartıştırarak Kürtler arası çelişkileri çatışmalara dönüştürme çalışmaları, seneryoları hemen devreye sokulmuş ve bizim Kürt grupları da hemen kendi medyalarıyla buna alet olmuşlardır. Böylesi bir durumda dahi birlikte hareket etmeyen biz Kürtler kendi davamızı dünya halklarına nasıl kabul ettireceğiz?

ankara7 Haziran seçimleri sonrası ve 1 Kasım seçimi çalışmaları esnasında ve sonrasında Kuzey Kürdistan üzerinde estirilen baskı ve zulme sesini çıkarmayan Güney Kürdistan halkı ve yönetiminin bu tutumu Kürt halkının birliği ve beraberliği açısında esef vericidir. Bir Ankara katliamı için Güneyde yeterince protesto sesleri yükselmedi,Cizre ve Warto,Lice ve Silvan'da yaşanan katliam girişimlerine karşı Güney halkı nerdeydi? Yani Kürdistan bir bütün olarak Kürtlerin gönlünde henüz ulus olamadı bunun en büyük nedenlerinden biri ise bağlı bulundukları uluslardan kopuşu yaşamak istememeleri, birde sadece kendi dar grup çıkarlarını öne çıkarmış olmaları neden olmuştur. Hal böyle olunca burada yaşanan katliamlara karşı da dünyada kamuoyu ve destek oluşturamıyoruz. Fransa için ayağa kalkan dünya ülkeleri Kürtler için kılını kıpırdatmıyorlar bunların insanlık tanımı tek kelimeyle kapitalist bir yaklaşım ve zihniyetin ötesinde başka bir şey değildir.

Dünya devletlerinin Kürt halkının yaşadığı zulme karşı katliamlara karşı duyarsızlığı insanlığın aslında kapitalizmle artık kıpırdadığı onların çarkıyla istenilen yöne çevrildiği,istenildiği zaman hareket ettirildiği istenildiğinde de durdurulduğu gerçeğini gün yüzüne çıkarıyor,bu çarkın dişlerinden biri olmayı hesaplayan Barzani de Kürt halkının mücadelesini destekleyeceğine kendisini bir ulus sanıp hayallere kapılarak yanlışlara sürükleniyor. Daha dün Mahabbat Cumhuriyetinin kuruluşu ve yıkılışı gözümüzün önündeyken..Kürt halkının her türlü dini gericilikten ve grup çıkarlarından kendilerini arındırarak birleşerek özgürlük mücadelesi içerisinde olmaları sorunumuzun gerçek ve nihayi anlamda çözümü için en doğru olandır. Yoksa bizler gruplarla, aşiretlerle, dinlerle, ezbetlerle,imamlarla,Pirlerle birbirimizi yaralar gideriz,kurtuluş yolundaki mücadelemizde ezgilerin notalarında öylece çalınır durur,dünyadaki yalnızlığımızda devam eder gider..

Ali Haydar Gürbüz