Kurmes Dernegi Resmi Web Sitesi

Direniş Faşizme Geri Adım Attırdı

 Ağaçlar kesilmesin, AVM yapılmasın diye 5 gündür eylem yapanlar Gezi Parkı'na direne direne  girmeyi başardılar ve bu direniş karşısında polis çekildi. İki günü çatışmalı geçen dört günlük direniş ardından hükümet geri adım atarak, polisleri Gezi Parkı’ndan geri çekti. Aralarında BDP’li vekillerin olduğu binlerce kişi Gezi Parkı’na akın etti.


Gezi Parkı’nı korumak için dört gün önce başlatılan barışçıl eylemlere, Cuma sabahı şiddetli polis saldırısı ardından başlayan çatışmalar bugün de, gün boyunca sürdü. İki gün içerisinde en az 14’ü ağır olmak üzere yüzlerce kişi yaralandı. Kimi kafa travması geçirdi, kimin kolu ve bacakları kırıldı, en az bir kişi gözünü kaybetti.

Yine gösteriler sırasında 150’ye yakın kişi gözaltına alındı. Gerçek rakam bilinmiyor. Eylemler kısa sürede Türkiye ve Kürdistan illerine yayıldı. Ankara’ya da bugün sıçrayan olaylar üzerine hükümetten ilk geri adım sinyalleri öğle saatlerinde geldi.  Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç yaptığı açıklamada "Yapılaşmayı durduran mahkeme kararı yerindedir. İsabetli buluyorum. İdare de bu mahkeme kararına uymalıdır” dedi. Projeden tamamen vazgeçildiğine dair bir ifade kullanmayan  Arınç,  belediye ve Kültür Bakanlığı'nın gelişmeleri “iyi anlatamadığı için” halka özür borcu olduğunu söyledi.

ERDOĞAN POLİS KALACAK DEMİŞTİ AMA…

Ancak ardından Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, polisin parkta kalacağını ve Taksim projesinin süreceğini açıkladı.  Erdoğan, Taksim’deki olaylara “oyun” diyerek, "Polis orada dün de vardı, bugün de var, yarın da olacak” dedi. 

BDP de başından beri Gezi Parkı eyleminin önünde yer aldı. Çevrecilere dönük polis terörüne sert tepki gösteren BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, “Hükümetin aklını başına alması lazım. Başbakan'ın halktan özür dilemesi lazım” dedi. 

BATILILAR DA ÖFKELİ

Gezi Park’ındaki direniş sadece Türkiye sınırları içerisinde kalmadı, uluslararası alanda da geniş bir yansıma buldu. Bir çok ülkede eylemler yapılırken, Batı medyası konuya geniş yer ayırdı. AKP hükümetine Batı’daki kızgınlık da medya yolu ile kendisini hissettirdi.

AKP iktidarına karşı tepkilerin kristalleşmesi olarak değerlendirilen Gezi Parkı direnişine bir çok kesim katıldı. Bunlar arasında Kemalistler ve MHP’liler de var.

PARK HALKA AÇILDI

Yerel saatle 16.00’ya doğru, Taksim’e ulaşan ilk grup BDP heyeti oldu. Aralarında BDP İstanbul milletvekilleri Sebahat Tuncel ve Sırrı Süreyya Önder, SDP Genel Başkanı Rıdvan Turan, ÖDP Eş Genel Başkanı Alper Taş, DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu'nun yanı sıra HDK heyeti ve Taksim Dayanışması aktivistleri Taksim Meydanı'nda basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasında konuşan Çerkezoğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ağzından çıkan her sözün kanun olmadığını ve halkın kararını vererek Gezi Parkı'nın park olarak kalacağına karar verdiğini söyledi. Çerkezoğlu, "Park için günlerdir dişe diş mücadele veren bizlerin çığlığı, önce tüm İstanbul'a sonra Türkiye'ye ulaştı. İktidarın uyguladığı şiddet öfkeyi bastıramadı, aksine isyanı büyüttü. Artık bizler maruz kaldığımız şiddetin hesabı verilmeden evlerimize dönmeyeceğiz" dedi.

Grup açıklamanın ardından Gezi Parkı'na doğru yürüyüşe geçti. Polis barikatının önünde bir süre bekleyen kitle daha sonra barikatların kaldırılmasının ardından parka girerek, halaylar çekmeye başladı.

Meydanı işgal eden çevik kuvvet polisleri de alandan çekildi. Ancak geri çekilme sırasında bir kez daha gaz bombaları atıldı. Ardından araçlarına binerek uzaklaştılar.

Le Monde: Erdoğan ya da iktidar sarhoşluğu
 
Taksim’deki olayları iki gündür internet sitesinin manşetine taşıyan Fransız Le Monde gazetesi, konuya ilişkin bir editör yazısı da yayınladı. “Sayın Erdoğan veya iktidar sarhoşluğu” başlığı altındaki editör yazısında, Taksim’deki eylemlerin 10 yıldır iktidarı tekeline alan Erdoğan’a karşı biriken tepkinin kristalleşmesi olduğunu belirtiyor.

Le Monde, “Doğmakta olan bir ‘Türk Baharı’ mı? Taksim, eylemcilerin haykırdığı gibi İstanbul’un ‘Tahrir Meydanı’ mı? Hiç şüphesiz,  bu hafta İstanbul’un büyük merkezi meydanı çevresini saran eylemler, Türkiye’de siyasi bir dönüm noktası olacak” tespitinde bulunuyor.
ANF